2 Haziran 2025 - Dünya Çevre Günü'nü anma çerçevesinde, çeşitli uluslararası kuruluşlar ve hükümetler tarafından bir dizi devrim niteliğindeki çevre koruma girişimi açıklandı. Bu girişimler, günümüzün acil çevresel sorunlarını ele almaya yönelik olup bunlar arasında iklim değişikliği, orman tahribatı ve vahşi yaşam koruması bulunmaktadır.

Küresel Yeşillendirme Çabası

En cesur projelerden biri, Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) ve çeşitli ulusal hükümetler arasında bir işbirliği olan Küresel Yeşillendirme Çabası'dır. Bu proje, 2030 yılına kadar 10 milyar ağaç dikmeyi amaçlamakta ve dikkat çekici bölgelerde ormanlık alanların restorasyonuna odaklanmaktadır, bunlar arasında Amazon yağmur ormanları, Sahra-altı Afrika ve Güneydoğu Asya yer almaktadır.

Okyanus Koruma İttifakı

Başka bir önemli gelişme, deniz bilimcileri, çevre aktivistleri ve politikacıların bir araya gelerek oluşturdukları Okyanus Koruma İttifakı'dır. İttifak, plastik kirliliğinin azaltılması, deniz biyoçeşitliliğinin korunması ve sürdürülebilir balıkçılık uygulamalarının teşvik edilmesi yönünde çalışacaktır. Ana hedefler arasında 2030 yılına kadar dünya okyanuslarının %30'unu kapsayan korunan deniz alanlarının kurulması yer almaktadır.

Vahşi Yaşam Koruma Fonu

Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından başlatılan ve büyük şirketler tarafından desteklenen Vahşi Yaşam Koruma Fonu, vahşi yaşam suçlarının ve habitat kaybının önlenmesine yöneliktir. Fon, kaçak avcılık önleme çalışmaları, habitat restorasyonu ve Afrika ve Asya'daki topluluk tabanlı koruma projeleri için mali destek sağlayacaktır.

Küresel Karbon Azaltma Taahhüdü

Tarihi bir hamle ile 100'den fazla ülke, 2035 yılına kadar karbon salınımlarını %50 azaltmayı taahhüt eden Küresel Karbon Azaltma Taahhüdü'ne imza attı. Bu taahhüt, yenilenebilir enerji, yeşil teknoloji ve sürdürülebilir ulaşım altyapısına yatırımları içermektedir.

Topluluk Katılımı

Bu girişimlerin kalbi, topluluk katılımıdır. Yerel topluluklar, eğitim, eğitim ve ekonomik teşvikler aracılığıyla koruma çabalarına katılmak üzere yetkilendirilecektir. Bu yaklaşım, korumanın sadece çevresel olarak sürdürülebilir olmasını değil, aynı zamanda sosyal ve ekonomik olarak da faydalı olmasını sağlar.